Genel olarak eğitim, özel olarak da demokrasi eğitimi; çoğulcu ve katılımcı demokratik toplumu yurttaşların özümseyerek içlerine sindirdiği bir “yaşam biçimi” olarak yerleştirip yaşatmanın temel aracı olarak görülmektedir (Gülmez, 1996a).
Demokrasi eğitimi; bireyleri insan hak ve özgürlüklerinin farkında, demokratik değerleri ve tutumu benimseyen, savunan ve onları davranışa dönüştüren etkin yurttaş haline getirmeyi hedeflemektedir (Büyükkaragöz, 1990; Gözütok, 1995). Demokratik toplumlarda iyi yurttaş; bağımsız düşünebilen, bilimsel problem çözme yöntemini kullanabilen, açık fikirli, karşı fikre ve karşısındaki insana saygı duyan, eleştiriye açık, eleştirebilen, bilimsel gerçekleri kabul eden, alçak gönüllü ve hoşgörülü bir kişiliğe sahip insan olarak görülmektedir (Büyükkaragöz, 1990).
Eğitimin işlevlerinden biri, çocuğun kişiliğini geliştirerek ona özellikle demokrasinin gereksinim duyduğu ergin ve özgür bir yurttaş kimliği kazandırmaktır. Bu hem eğitimin demokrasi için hem de demokrasinin demokrasi eğitimi için taşıdığı önemi ortaya koymaktadır. Çünkü demokrasiyi ve haklarını öğrenen, yaşam biçimine dönüştüren ve kişiliğini geliştirip güçlendiren birey katılımcı yurttaş kimliği kazanır. Bu nedenle demokrasi eğitimi, demokrasinin her düzey ve bağlamda ailede, okulda somut olarak yaşanmadığı ve sindirilmediği bir ortamda yapıldığında inandırıcı olamaz.
Çünkü demokrasinin salt bir yönetim biçimi olmayıp, bir yaşam biçimi olduğunu çocukların görmeleri ve onlara demokratik, özgür bir ortamın sunulmasıyla sağlanır. Yaşanarak öğrenilen ve yaşatarak öğretilen demokrasinin, dört duvar arasında kalmayıp bir yaşam biçimine dönüştürülme şansı demokrasi eğitiminin gerçekleştirilmeye çalışıldığı ortamın demokratikliği ölçüsünde amaca ulaşır (Gülmez, 1996a).
Demokrasi eğitimini gerçekleştirmenin en iyi yolu, demokratik değerlerin yaşandığı ortamları yaratmaktır. Okulda böyle bir iklimin oluşması için öğretmen, öğrenci, yöneticiler ve okulun diğer çalışanları arasında kurulacak demokratik bir etkileşime gereksinim vardır (Dewey, 1996). Demokrasi ilkeleri demokratik ortamlarda kendiliğinden benimsenir, gelişir. Demokrasi, insan haklarına saygı, hoşgörü, sosyal adalet, çoğulculuk, özgürlük anlayışı, gösteri ve örgütlenme özgürlüğünün olmadığı yerde öğrenilemez.
Demokrasi eğitiminin önkoşulu; bireylerin eğitim, iletişim ve baskıya uğramama haklarının olması ve bu hakları gerektiği gibi kullanılabilmelidir. Eğitim sürecinin işleyişi demokratik olmazsa demokrasinin özünün öğrenilmesi de söz konusu olamaz. Bu yüzden öğrencilere demokrasinin anlatılması yeterli değildir. Esas olan bireylerin tüm yaşam alanlarında kendi eylemleriyle demokratik değerleri oluşturmalarıdır. Bunun için eğitimin en önemli görevi olan, demokrat insan yetiştirme işlevini yerine getirmesi gerekir. Ayrıca demokrasinin olmazsa olmaz koşullarından biri de laikliktir.
Birey ilk yaşlarından itibaren çevresindeki mevcut değerleri yaşayarak benimser ve kişiliğine mal eder. Bu yüzden okulun hem örnek olması hem de bazı derslerle demokratikleşme sürecinin kuramsal boyutunu öğrencilere kazandırması gerekir (Gözütok, 1995).
Demokrasi eğitimi insan hakları eğitimini de içerir. Demokrasi eğitiminin hedeflediği “özgür ve demokratik bir toplum düzeni” ancak insan hakları üzerine kurulabilir ve insan haklarına saygının güvence altına alınmasıyla sürdürülebilir (Gülmez, 1994). UNESCO, Birleşmiş Milletler ve UNESCO Kanada Ulusal Komisyonunun 1993 yılında Montreal’de düzenlediği “İnsan Hakları ve Demokrasi Eğitimi Uluslararası Kongresi” Viyana ve Malta kongreleriyle birlikte demokrasi eğitimini bir insan hakkı olarak nitelendirmiştir. Montreal Kongresi’nde vurgulanan noktalar şunlardır:
- İnsan hakları ve temel özgürlüklerden yararlanmak için demokratik değerler gerekli olduğundan insan hakları ve demokrasi eğitimine özel önem verilmelidir.
- İnsan hakları ve demokrasi eğitiminin kendisi bir insan hakkıdır. Bu hak, sosyal adalet, barış ve kalkınmayı gerçekleştirmenin ön koşulunu oluşturur.
- İnsan hakları ve demokrasi eğitimi, insan haklarının güvenceye alınması ve saldırıların önlenmesi için sağlam bir temel oluşturur.
- Eğitim süreci demokratik, bireye ve sivil topluma yaşam düzeyini iyileştirme olanağı veren, katılıma dayalı bir süreç olmalıdır (Gülmez, 2001).
Bu bağlamda demokrasi eğitimi, barış ve insan haklarından bağımsız düşünülemez. İnsan hakları, barış ve demokrasi eğitiminin en son amacı, her bireyde evrensel değerler anlayışını ve barış kültürüne değer veren davranışları geliştirmek olmalıdır. Demokrasi eğitimi, eğitim hakkının yaşam boyu öğrenme açısından ele alınmasını, sorunların tartışılmasını, politikaların ve çözüm önerilerinin geliştirilmesini sağlayacak bir platform oluşturmayı amaçlamalıdır.
Kaynak: Demokrasi ve İnsan Hakları Eğitimi – İdris Şahin
Henüz Yorum Yok "Demokrasi Eğitimi"